Kayıtlar

Ocak, 2015 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ADANA’NIN ÖTEKİ YÜZÜ

Mazlumder Genel Yönetim Kurulu (GYK) toplantıları iki ayda bir değişik illerde yapılır. Bu kapsamda hafta sonu GYK toplantısını Adanamızda yaptık. Genel merkezimiz hafta sonu 17-18 Ocak’ta GYK toplantısını Adanamızda yapmayı teklif ettiğinde bizi bir telaş aldı.   Mazlumder Türkiye’de çalışma yapan hemen bütün İslami yapıların el birliği ile oluşturdukları ve temsil edildikleri bir platformdur. GYK’sında yer alan insanlar entelektüel açıdan oldukça yetkin ve aynı zamanda birer aktivst olduklarından, olaya sadece bir toplantı olarak bakamazdık.   Türkiyenin her yerinden Mazlumder GYK üyeleri, yedekleri ile birlikte ve şube başkanları ve temsilcileri Adanamıza gelecek, bizim hem onları ağırlayıp, toplantıyı en iyi şekilde yapacak fiziki ortamı hazırlamamız hem de Adanamızı en güzel şekilde temsil etmemiz ve tanıtmamız gerekiyordu. Yönetim kurulumuzdaki arkadaşlarımla beraber, olayın ciddiyetini çevremizdeki Mazlumder dostlarına anlattığımızda anında bir sinerji o...

GENÇ NÜFUS BAŞ TACI MI OLACAK BAŞ BELASI MI

Türkiye genç nüfusu ile övünen bir ülke, bu durumu kaybetmemek için de ailelere fazla çocuk yapmaları için teşvikler yapılıyor. Nüfusun kalabalık olması, hele de genç nüfusun fazla olması, bazı riskleri beraberinde getirmektedir. Genç nüfusa sahip çıkılmadığı zaman “patlamaya hazır bombaya” dönüşür. Hele Türkiye gibi dış etkilere açık bir toplum yapısına sahipseniz bu risk daha büyük olur. Kontrol edilemeyen gençliği, sosyal medya ve çeşitli sivil toplum kuruluşları gibi kanallarla birileri yönlendirebilmektedir. Çocuklarını iyi bir eğitimden geçiremeyen toplumların, gelecek için olumlu cümleler kurması mantıksız olur. Mevcut eğitim sistemimiz tarihi, kültürel ve dini değerlerimize dayanmadığı için eğitim anlamında bireylere bir değer katmamaktadır. Çeşitli dernek ve vakıfların yaptığı eğitim çalışmaları yanında ailelerin kendi çabaları ile verdiği değerler eğitimi, okulların bu eksikliğini bir nebze telafi edebilmektedir. Okullarda öncelik “eğitime ” değil “öğretime ” verilme...