EĞİTİMDEKİ YOZLAŞMAYA KARŞI AHLAK EĞİTİMİ
Eğitimdeki
amaç kişide istenilen davranış değişikliği meydana getirmektir. Bir anlamda
nasıl bir insan tipi oluşturmak isteniyorsa eğitim de ona dönük verilmelidir.
Eğitim “ahlaklı insan” yetiştirmek, öğretim
ise “meslek sahibi” yapmak adına
yapılmalıdır.
Son
dönemlerde ayyuka çıkan “toplumsal
yozlaşmanın” temel sebebi “eğitim
sistemidir.” Eğitim sistemi “ahlaklı
insan” yetiştirmeye dönük değil, “meslek
kazandırmaya” dönük bir sistemdir. Her ne kadar isminde eğitim geçse de
eğitim değil sadece öğretim yapılmaktadır.
Eğitim verme
yetkisi ve sorumluluğu öncelikle aileye aittir. Ancak şu anda bu yetki ve
sorumluluk tamamen devlet tarafından kullanılmaktadır.
Eğitim; aile,
medya, sosyal çevre ve yaygın eğitim sistemi içinde verilmelidir.
Aile nasıl
bir evlat görmek istiyorsa, çocuğunun hangi davranışları sergilemesini istiyor
ise ona göre bir eğitim ve örneklik çabası içine girmelidir. Devlet ailenin bu
sorumluluğunu kendi üzerine almasa, aile bu yetkinin ve sorumluluğun kendisinde
olduğunu bilse doğal olarak çocuğunun eğitimi için özel bir arayışa girecektir.
Ahlak insana
has bir kavramdır, hayvanlarda ahlak aranmaz. Hayvanlar sadece iyi hareketleri
yapmaya şartlanmış varlıklardır. Oysa insan iyi ve kötü harekeleri yapabilecek yeteneklerle
donatılmıştır.
Ahlak
kavramını kötü hareketlerden uzak durup, iyi hareketleri yapma olarak
değerlendirir isek, Ahlak eğitimini de kötülüklerden uzak durup iyiliklere
yönelme eğitimi olarak alabiliriz.
Ahlak
kavramının sosyal bir yönü de vardır, insanlar toplu olarak bir düzen içinde
yaşamak zorunda olmasalar ahlaka ihtiyaç duymayabilirlerdi. Demek ki ahlak
insanlar arasındaki ilişkiler yani toplumsal davranışlarla ilgili bir
kavramdır.
Ahlak
eğitimi insanların bir birilerine ve doğal çevrelerine karşı davranış
şekillerini kapsar.
Ahlak
eğitiminin insanlara kazandıracağı davranışlardan bir kısmı şunlardır;
1.
Adalet: Adalet zulmün zıddıdır, her şeyi
yerli yerine koymayı, hak edenin hakkını vermeyi kapsar.
2.
Doğruluk: İnsanın özü ile sözünün, içi ile
dışının bir olması demektir. İnsanın sözü ile yapıp ettiğinin bir olmasıdır
doğruluk.
3.
Güvenilir olmak: Emanete sahip çıkmak, güvenilir
insan olmak, insanın doğru ve adil bir insan olmasının sonucudur.
4.
Kanaatkar olmak: İnsanın sahip olduğu değerlerin, elinde
olanın kıymetini bilmesidir. Çalışıp kazanıp hak ettiğiyle yetinmesini
bilmektir kanaat.
5.
Cömertlik: İnsanın gerektiği yerde gerektiği
kadar harcaması, israf ve cimrilikten uzak durmasıdır.
6.
Sabır: Hayatta karşılaştığı zorluklara
karşı direnebilmesi, zulme boyun eğmeden ve zalimlik yapmadan ayakta durmasını
bilmesidir sabır.
Vesselam…
Yorumlar
Yorum Gönder