MEB’İN YAPTIĞI EN HAYIRLI İŞ!
Allah
kimseyi yetim ve öksüz bırakmasın.
Bir çocuğun
düşebileceği en zor durum yetim ve öksüz kalmasıdır kanaatimce.
Yetimlik ve
öksüzlük bir nevi sahipsizliktir çocuk için. Annesi veya babası, amcası, dayısı
veya başka akrabaları olsa bile hiçbiri, hatta hepsi birlikte bile annenin veya
babanın yerini dolduramaz.
Yetimler ve
öksüzler art niyetli insanların ve grupların hedef kitlesidir.
Suç
örgütleri, hırsızlık, fuhuş, organ ve uyuşturucu çeteleri, hatta terör
örgütlerinin kolay lokmalarıdır yetim ve öksüzler.
“Bir toplumun medeniyet ölçüsü
yetimlerine ve öksüzlerine sahip çıkmakla doğru orantılıdır” dersem abartmış olur muyum sizce?
“Bir toplum yetim ve öksüzlerine
sahip çıkmıyorsa, onların suç örgütlerinin eline düşmesinden ve yaptığı tüm
kötülüklerden o toplumun bütün fertleri değişik derecelerde sorumludur” dersem abartmış olur muyum sizce?
Babası ölmüş
çocukların anneleri de yetimdir. Onların artık hayat arkadaşları yoktur,
sırtlarını dayayacak güvenceleri ölmüştür, başlarını yaslayacakları omuz yoktur
onların. O kadınlar tıpkı yetim ve öksüzler gibi sahipsizdirler.
Ama çocuk
için babanın yokluğunu sevgisiyle giderebilecek yegane insan anne, annenin
yokluğunu da şefkatiyle giderebilecek yegane insan babadır.
Yetim ve
öksüzler sahipsiz kaldığı, yoksul olduğu veya başka bir gerekçeyle aileden
alınmamalı, ailede kalarak ihtiyaçları giderilmelidir, bunlara aile içinde
sahip çıkılmalıdır.
Çocukları
anneden, kardeşlerden ve çevreden kopardığınız zaman başka bir travma yaşatırsınız.
Tüm ihtiyaçlarını karşılasanız bile sevgi ve güven duygusunu anne, baba,
kardeşler ve çevre gibi veremezsiniz.
Devletin
aile ve sosyal politikalar bakanlığına bağlı yetim çocuklar ve sahipsiz
kadınlar için kurduğu imkanları oldukça iyi mekanlar var, bu mekanlar maddi
imkanları karşılayabilir ancak sosyal ve psikolojik ihtiyaçları
karşılayabilmesi mümkün değildir. Ailenin verdiği sıcaklığı ve güveni bu
mekanların vermesi zor.
Milli Eğitim
Bakanlığının İHH ile işbirliği içinde yaptığı
“her sınıfın bir yetim kardeşi
var” projesi bu bağlamda bana göre bakanlığın yaptığı en önemli çalışmadır.
Ben bu
projenin ayrıntılarına girmeyeceğim merak edenler MEB ve İHH’nın internet
sitelerinden bilgi edinebilirler.
Ancak şu
kadarını söyleyeyim; bu çalışma çocuklarımıza hem yardımlaşma ve dayanışma
bilinci aşılamak açısından pratik bir uygulamalı eğitimdir, hem de ülkemizdeki
yetimleri aile içinde tutabilecek bir yardım çalışmasıdır.
Bu proje
Adana’da İHH’nın partner kuruluşu olan ADYAR
tarafından yürütülmektedir.
Acizane tarihe
yön verecek büyüklükteki bu önemli çalışmayı yaptıkları için MEB, İHH, ADYAR ve
projeye katkı koyan eğitim yöneticisi, öğretmen ve öğrencileri tebrik ediyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder