PARTİLERE SALDIRILAR….
İnsan hakları, insanların doğuştan sahip olduğu evrensel nitelikte olan haklardır. Bu haklar
değişik zamanlarda farklı yaklaşımlarla kategorilere ayrılmıştır. Tüm yaklaşımlarda ortak
nokta insanın özgür olduğudur ve bu özgürlüklere müdahale insan haklarına müdahale olarak
algılanmıştır. Bu durum, özgürlük gerekçesiyle başkasının hakkını çiğnemeyi meşru
gösteremez. Başkasının hakkına tecavüzün olduğu yerde özgürlükten ve haktan
bahsedilemez.
İnsan haklarını korumak otoritenin ve toplumun sorumluluğu altındadır. İslam alimleri de
insan haklarını beş kategoride incelemiştir. Bunlar: Din’in korunması, can’ın korunması,
akıl’ın korunması, nesil’in korunması ve mal’ın korunmasıdır.
Bu haklar anayasa ile de teminat altına alınmış ve genel kabul görmüş haklardır. Bu durumda
herhangi bir düşüncenin, inancın, örgütlenmenin veya ferdin kendisi gibi düşünmeyen veya
davranmayanlara baskı yapma, saldırma hakkı yoktur. Bunu yapan kim olursa olsun ne adına
yaparsa yapsın zalimdir.
İnsanlar herhangi bir dine girmeye zorlanamayacakları gibi, siyasi bir düşünceyi kabul etmeye
ve desteklemeye de zorlanamazlar. Hele İslam adına bunu yapmak başka bir faciadır.
Yerel seçimler öncesinde seçilmesini istemediği parti ve adaylara karşı kurulan tuzaklar,
yapılan algı operasyonları, saldırılar hatta öldürmeler toplum tarafından reddedilmeli ve
otoritenin bu durumda millet adına gerekli önlemleri alması kanunları uygulaması ve kim
olursa olsun bunları yapanları yargı önüne çıkarması gerekir. Aksi durumda adına devlet
dediğimiz otorite zan altında kalacak, zafiyete uğrayacak ve meşruiyeti tartışılacaktır.
Bu tarz saldırılar doğrudan doğruya yaşam, örgütlenme ve siyaset yapma hakkını hedef
almaktadır. Ayrıca toplumu kamplara ayırarak toplumsal kaos çıkarmayı hedeflemektedir.
Gerginlik ve şiddet ortamından nemalananlar milletin dostları değildir.
Kendi inanç, düşünce ve siyasi düşüncesinden emin olmayanlar, kendisine güvenemeyenler
ancak başkasının inanç , düşünce ve siyasi düşüncesini anlatmasına ,yaymasına engel olmak
isteyebilir.
Doğru ve haklı olduğuna inananların başkasının inanç, düşünce ve siyaset yapma hakkına
engel olmaya çalışması beklenemez. Herkes kendi inanç, düşünce ve siyasi görüşünü topluma
anlatsın, insanlar doğru ve haklı olanı tercih etsinler.
Yerel seçimlerde tüm adaylar projelerini ortaya koyar, seçmenin sandıktaki kararına da saygı
duyar. Rakip olarak gördüğü siyasi partiyi engellemek kendisine ve seçmene
güvenemediğinin göstergesi olarak algılanır.
Vesselam.
Yorumlar
Yorum Gönder